15 Ekim 2008 Çarşamba

Yerel seçimde AKP %50'yi geçer mi ?


Aziz Üstel'in köşe yazısından bir kesit

Genel seçimlerde AKP’nin yüzde 47 oy aldığını düşünmdüğümüzde, yerel seçimlerde yüzde elli oy alması kolay gibi gözüküyor..

Yerel seçimlerle genel seçimlerin dinamiği farklıdır; ama çok değil.

Farklı olan yanı, yerel seçimlerde, hele küçük kent ve yerleşim birimlerinde adayların kimliği, kişiliği, geçmişi ve geleceğe yönelik ne söz verdikleri çok önemlidir. Bi başka önemli konu, iktidarda hangi partinin olduğudur.

Seçmen iktidar partisinin adayına daha kolay oy verir, çünkü kentinin işi daha çabuk görülür... Ya da böyle var sayar. Pek çok kişinin hesaba katmadığı bi başka önemli öge, siyasi parti Genel Başkan’larıdır.

İktidarda altı yılını doldurmasına karşın, Tayyip Erdoğan, yapılan bütün anketlerde hala, uzak ara en güvenilen ya da beğenilen siyasi olarak birinci sıradaki yerini koruyor.

Şimdi bunları alt alta koyduğunuz zaman 2 bin 400 belediyenin büyük bir bölümünü AKP’nin alması gerekiyor..

Şimdi Tarhan Erdem’e kulak verelim dilerseniz. Son genel seçimlerde AKP’nin yüzde 47 oy alacağını söylediğinde ağır eleştirilere uğrayan Taha Erdem’e:

‘AKP’nin Güneydoğu ve Doğu Anadolu’da aldığı oy düşecek... DTP ya da bağımsızların oy oranındaysa belirgin bi artış olacak...’

Tabi Anayasa Mahkemesi’nin DTP’yi kapatması bu görüntüyü değiştirebilir.

Başbakan, 22 Temmuz’da, gerek söylemleri ve gerekse yöre halkını kucaklaması sonucu oylarını arttırmıştı AKP’nin. Ancak DTP’nin ülke barajını geçemeyeceği belli olduğundan, bi çok kişi oyunu AKP’ye attı, ‘bağımsız aday nasılsa yeterli oy alamaz’ diye. Bu kez, kapatılmazsa, DTP parti olarak girecek yerel seçimlere...

Ancak, TBMM’de, AKP’nin tüm baskılara karşın OHAL yasasına ve Jandarma’nın kent içlerinde faaliyet göstermesine direnmesi, bu yörede çok olumlu karşılandı. Bu direncin devam etmesi gerek. ‘AKP, Osman Baydemir’le bile Diyarbakır’ı alamaz!’ diyor Erdem. ‘Çünkü orada sadece Baydemir’in kişiliğine oy verilmiyor; açıkca ben Kürt’üm diyen, bu siyasi kimliği taşıyan kişiye gidiyor oylar.’

Dahası yörede dinsel söylemlerle seçim kazanmak da pek mümkün değil: ‘Biz, hepimiz Mülümanız ayrımız gayrımız yok!’ söylemi pirim yapmayacaktır. Ama AKP, gerçekten Kürt kimliğine sahip çıkan, şiddete dur diyen, okullarda seçmeli Kürt’çe dersi isteyen, Kürtçe radyo ve TV’ye olumlu bakan, Kürt Enstütüsü’nün kurulmasından yana olan adaylarla seçimi alabilir bu yörelerde. Ancak bunların hiç biri şimdilik pek olası değil. En başta PKK bunların gerçekleşmesini istemiyor, bu yüzden de eylemlerini sürdürüyor.

Tarhan Erdem, İzmir’de CHP’nin seçimleri farklı kazanacağını söylerken İstanbul’da Topbaş’ın yeniden Başkanlık koltuğuna oturacağını belirtiyor. Burada da belirleyici unsur, Topbaş’tan çok Erdoğan! Ve tabi Nurettin Sözen’in hala unutulmayan ve ‘çok kötü’ olarak nitelendirilen başkanlık dönemi...

Daha seçimlere altı ay var. Ancak, AKP çok büyük hatalar yapmazsa oylarını arttıracak, hatta yüzde 50’nin de üstüne çıkabilecektir. Böyle bir sonuç AKP’lileri sevindireceği kadar CHP ve MHP’lileri de bir ‘durum değerlendirmesine’ yönlendirmelidir!

austel@stargazete.com

(Star)

Hiç yorum yok:

Belediye Seçimleri